Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Merkez Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Niğde 8. Olağan İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, kahramanlar diyarı, Anadolu'nun güzide şehri Niğde'de bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selamını ve sevgilerini getirdiğini belirten Fidan, kongrenin hayırlı olmasını diledi.

Bakan Fidan, devam eden kongre sürecinin parti için "demokrasi bayramı" olduğunu vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Aynı zamanda ülkemizin geleceğine yön veren istişare ve yenilenme sürecidir. Kadim devletimizin, binlerce yıllık medeniyetimizin genç bir partisiyiz ama AK Parti olarak sadece siyasi bir platform değiliz. Milletimizin tarihi iddialarını, ideallerini ve stratejik vizyonunu temsil eden çok köklü bir hareketiz. Allah'a çok şükür milletimiz bu harekete teveccüh gösterdi. Sayın Cumhurbaşkanı'mıza ve partimize 23 sene boyunca ülkemize hizmet etme fırsatı verdi. Bunun için bugün hepimiz çok gururluyuz."

AK Parti olarak 23 yılda çok şeyi değiştirdiklerini, Cumhurbaşkanı'nın milletin iradesini hep merkeze aldığını dile getiren Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın devletin ve toplumun tepesinde çöreklenmiş gayrimilli vesayet unsurlarını tek tek temizlediğini vurguladı.

PKK'yı ve FETÖ'yü ülkeden temizlediklerini anlatan Fidan, şöyle devam etti:

"İstikrarsızlığın ve savaşların sona ermediği bir coğrafyada, bölgede çok şükür ülkemizi bir güven ve istikrar adası olarak ayakta tutmayı başardık. Yapılan hizmetlerle Türkiye, altyapısı ve sanayisiyle bugün çok daha müreffeh bir ülke haline geldi. Sahip olduğumuz teknolojik yetenekleri kullanıyoruz. Geliştirdiğimiz yerli ve milli projelerle geleceğe umutla bakıyoruz. 'Yerlilik ve millilik nedir?' diye sorarsanız, kendi zihnimizle, kendi inanışımızla, kendi emeğimizle ve kendimizin stratejik hedeflerini önceleyerek geleceği inşa etmektir. Allah'a şükürler olsun bunu başardık ve başarmaya da devam ediyoruz. Daha güçlü, daha müreffeh ve daha sakin bir Türkiye hikayesini hep birlikte yazdık, yazmaya da devam ediyoruz. Bu yalnızca bizim kuşağımızın başarı hikayesi olmamalı. Bu başarıyı bizden sonraki nesillere de aktarabilmeliyiz. 2001'de ortaya koyduğumuz vizyonu, 2002'de yaktığımız bu kutlu meşaleyi yarınlara aktarmalıyız. Bu ancak sizin çalışmalarınız sayesinde, aynı mütevazılık ve sahiplenmeyle mümkün olur. Sizler Cumhurbaşkanı'mızın liderliğini yürüttüğü bu hareketin ön cephesinde uç beyleri olarak mücadele eden, hayati unsurlarsınız."

"ULUSLARARASI TOPLUMU SURİYE'YE DESTEK VERMEYE DAVET EDİYORUZ"

Bakan Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önderliğinde başka coğrafyalardaki insanların da istikrar ve refah içinde olmasını hedeflediklerine işaret ederek, her şeyden önce bölgedeki savaşların ve çatışmaların bir an önce bitmesi için çabaladıklarını aktardı.

Diplomasinin bazen uzun soluklu ve sabır gerektiren bir iş olduğunu dile getiren Fidan, şunları kaydetti:

"Suriye örneği ortada. Biz yıllarca ilmek ilmek dokuduğumuz bir stratejiyle Suriye'yi barış ve istikrar haline getirmek için elimizden geleni yaptık. Komşulukla kardeşlik hukukunun gereğini yaptık. Suriye'de haklının ve mazlumun yanında saf tutmuş olmak bizler için büyük bir şeref payesidir. İnşallah Suriyeli kardeşlerimizi çok güzel günler ve gelecek bekliyor. Biz sadece Suriye'nin yeni yönetimine destek olmakla kalmıyor, bir yandan da uluslararası toplumu Suriye'ye destek vermeye davet ediyoruz. Yaptırımlar kalksın, Suriye'nin altyapısı yeniden kurulsun diye çalışıyoruz. İnşallah Suriye ekonomisi ayağa kalktığında dünyanın çeşitli yerlerinde dağılmış, milyonlarca mülteci kardeşimiz ülkelerine dönecekler ve vatanlarına kavuşacaklar, hasretleri de sona erecek. İnşallah Suriye daha zengin, daha güvenli ve daha istikrarlı olduğunda bundan da Türkiye ve tüm bölgemiz de fayda sağlayacaktır."

Hem bölgede hem de komşu ülkelerde barış ve istikrar olmasını istediklerini dile getiren Fidan, bütün dış politika ve çalışmaları bu hedefin etrafında şekillendirdiklerini, bunun için siyasi destek verdiklerini, tecrübe aktardıklarını ve kalkınma projelerini hayata geçirdiklerini bildirdi.

Fidan, Irak halkının Türkiye ile beraber hayata geçirmek istediği Kalkınma Yolu Projesi'ne Cumhurbaşkanı Erdoğan ile destek verdiklerini belirterek, "Basra Körfezi'nden başlayıp Irak ve Türkiye'den geçen Avrupa'ya giden muazzam bir proje. Bunun gibi birçok lojistik, ekonomik, enerji, ticaret, sanayi ve teknoloji projesini hayata geçirmek için çalışıyoruz. Bunlar niye önemli? Sizlerin verdiği siyasi iradeyle bizlerin başlattığı çalışmanın aşamaları var. Birincisi istikrarı sağlamaktı, sağladık. İkincisi güvenliği sağlamaktı, sağladık. Üçüncüsü yüzyıllardır birikmiş altyapı problemlerini hayata geçirmekti, sağladık. Şimdi üstyapıyı süper ülkelerin seviyesine çıkartıp sadece kendimizin zengin olduğu bir ülke değil, aynı zamanda bölgemizin de kalkındığı bir ülke, bölge haline gelmektir. Bütün hedefimiz bu. Buna yönelik aşama aşama çalışmaya devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.

"KUDÜS DAVASINDAN GERİ DURMAMIZ İMKANSIZ"

Filistin'de barış ve adalet tesis edilmedikçe, Gazze'de bütün dünyanın gözü önünde devam eden soykırım durmadıkça kendilerine uyku ve huzurun olmadığını ifade eden Fidan, bunu durdurmak için diplomasi alanında yaklaşık 1,5 yıldır atılması gereken adımların hepsini attıklarını, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve kendilerinin bu konuda hassas olduğunu kaydetti.

Türk milletinin Filistin davasını başının üstünde taşıdığına dikkati çeken Fidan, şunları söyledi:

"Kudüs'ün asla bir işgal altında olmaması için herkes bugün duasını, çabasını eksik etmiyor. Bu gerçek ortada olduğu sürece bizim devlet, millet ve hareket olarak Filistin ve Kudüs davasından geri durmamız imkansız. Bunun için bütün imkanlarımızı seferber etmeye Allah'ın izniyle devam edeceğiz. Bunu en usta, en stratejik, en iyi şekilde nasıl yapmak gerekiyorsa o şekilde yapmaya devam edeceğiz. Sizler bu davanın, hareketin içindesiniz. Buradaki duygu selini, inanış parametrelerini her şeyi biliyorsunuz. Bu gerçeklik ortadayken AK Parti'nin, Cumhurbaşkanı'mızın Filistin davasına gerekli önemi vermediğini söylemek iftiraların en büyüğüdür, yalanların en büyüğüdür."

"DEVLETİMİZLE MİLLETİMİZ ARASINDA SARSILMAZ BİR UYUM VAR"

Türkiye'nin kendi iç istikrarını tesis etmesiyle hemen kalkınma hamlesini hayata geçirdiğini, altyapı ve üstyapı yatırımlarını gerçekleştirdiğini ve bürokrasisinin önemli bir dönüşüm yaşadığını anlatan Fidan, "O noktada çevremizle küresel sorunlarla daha fazla ilgilenmeye başladık. Ulaştırma alanındaki adımlarımız, ticaretimizi güçlendirdi. Askeri gücümüz, dış politikadaki sözümüzüm ağırlığını pekiştirdi. Savunma sanayimiz uzak coğrafyalardaki etkimizi artırdı. Görüşümüz önemseniyor, sözümüz dinleniyor. Türkiye artık o ne der, bu ne düşünür diye yönetilen bir ülke değil. Artık devletimizle milletimiz arasında sarsılmaz bir uyum var. Yıllardır istihbarat, silahlı kuvvetler, güvenlik ve dış politika alanlarında çalışmış bir kardeşiniz olarak söylüyorum. Bir masaya oturduğumuz zaman hissettiğimiz öz güven milletimizin bize vermiş olduğu güçten kaynaklanıyor. Bugünkü başarı sizin başarınızdır, destan sizin destanınızdır." diye konuştu.

AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta da "Nereye giderseniz gidin Türkiye dediğinizde Recep Tayyip Erdoğan diyen bir dünya var artık. Bizim hem sahadaki hem de masadaki gücümüzü artıran bu inanmışlık ve adanmışlık. Bu millete olan sevda. Bu milletin gücüyle yol almaktır." ifadelerini kullandı.